Page 324 - İçtimai Mektep
P. 324
3 1 6
kendisidir. Burada alâkacılarm “alâka merkezi*
dedikleri şey, mücerret bir merkez değil, bütün
hayattır.
İkincisi: Bütün olan gerçekle bütün alâka
ile temas. İçtimai Mektep’teki tekâmül merhale
leri işte bu şartı tamamiyle temin ediyor. Çün
kü alâka fikrî şahsiyet fikrinin bir parçasıdır.
Merhaleler şahsiyet merhaleleri olduğundan
talebe her merhaleye girdikçe bütün benliğini
birden alâkadar edecek olan içli dışlı vesileleri,
fırsatları bulacaktır.
Üçüncüsü: Bütün olan gerçeğe yine bir ve
bütün olan şahsiyetle temas. İçtimai Mektep’de
olduğu gibi talebeyi bir hastabakıcı, marangoz,
bir bağcı... yapmak onu bütün gerçekle şahsi
yetinin bütün “unsurları* yla alâkadar etmek
demektir. Çünkü bu çeşit terbiyenin hedefi
"melekeler* olmayıp“benlik„ tir.
Akliyeci pedagoji bu noktaları kabil değil
tutamaz. Çünkü kuruluşu bu muvaffakiyete
engeldir. Bir kere öğretimi makulleştirmek en
dişesiyle gerçeği parçalar. Gerçek bir kere par
çalandı mı, artık ne ona bütün şahsiyetle gir
mek ne de ona karşı alâka duymak kabil de
ğildir.
V
HATSÇILAR KARŞISINDA İÇTİMAİ MEKTEP
içtimai Mektep nazariyesinde Rousseau,
Bergson gibi filozoflarla, Buisson gibi terbiye
cilerle ve A. Laisant gibi âlimlerle birleşiyorum.
Demek ki hatsin, canlı idrakin hakkını hatse,
canlı idrake veriyorum. Esasen Talim ve Terbi
yede Inkılâp'i2in beri yazdığım bütün kitaplarda.