Page 254 - Mevlana'nın Eğitim Görüşleri
P. 254

kaldı. Sonra aradaki perdeyi kaldırdılar ve herkes Anadolu san'atçılarının
                        duvarlarına  baktı;  orası  tıpkı  bir  ayna  gibi  Çinlilerin  yaptığı  resimleri
                        gösteriyordu,  hem  de  cilalı  olduğu  için  gerçekte  olduğundan  daha  iyi
                        gösteriyordu.

                               Bu hikâyede, Anadolulu ressamların yaptığı iş, gönlü temizlemek,
                        oradaki  her  türlü  kini,  kıskançlığı,  gururu  silip  atmaktır.  Gönül  aynası
                        temiz  olursa  bütün  suretler,  şekiller,  renkler  oraya  vurur  ve  aynanın
                        temizliği  oranında  gerçek  olarak  görülür.  Dışarıdaki  şeyler  sayıya
                        sığdıkları, sınırlı oldukları halde, gönül aynasının sınırı yoktur. Orada her
                        zaman  yeni  şekiller,  yeni  fikirler  bulunur.  Tertemiz  gönül,  bilginin
                        kabuğunu, şeklini dışarıda bırakmış, hattâ düşünceyi de atmış ve kendi
                                                                   1
                        gerçek bilgisiyle inanma seviyesine çıkmıştır .

                               Bilgi,  kabuğa  benzer;  o  bilgiye  dayanarak  kendi  içini
                        şekillendirmek, değerlendirmek ve ona uygun davranmak ise özdür, içtir.
                        Bu bakımdan insan bir ağaca benzer, bunun özü kök, görünüşü de dallar
                        ve yapraklardır. Đnsanın asıl dikkat edeceği şey kökü sağlam ve sağlıklı
                        tutmaktır; kök devamlı olarak dallara, yapraklara yeni hayat bağışlayan
                                                                                       2
                        yerdir. Kök çürür veya koparsa dallar ve yapraklar çabucak kurur . Kökü
                        koruyup  kuvvetlendirecek  olan  da  bilginin  iyice  benimsenmiş,
                        içleştirilmiş olmasıdır.

                               Đnsana  Tanrı  katından  sadece  bilgi  verilmemiş,  nefis  de
                        verilmiştir.  Çünkü  maddi  hayat  içinde  hayatı  devam  ettirebilmek  için
                        nefis de, akıl kadar gereklidir. Ancak insana her ikisi de birlikte verildiği
                        için, insan ikisini de kullanacaktır.

                               Bilgide  ustamız  Tanrı'dır,  ama  bize  bilgiden  bir  damla  verildiği
                        için,  ustanın  yardımı  olmadan  iş  yapmaya  kalkışmak  hüsranla
                        sonuçlanabilir.  Dünya  tuzaklarla  doludur;  her  varlık  kendisini  korumak
                        için  diğerlerine  karşı  çeşitli  şekil,  renk,  koku  v.s.  tuzaklarla
                        donatılmışlardır. Bu da tabiî hayatın rasyonel bir düzenlemesidir. Buna
                        rağmen varlıklara, birbirlerinin tuzağına düşmeyecek kadar bir anlayış ve
                        bilgi de verilmiştir. Hayvanlar ve bitkiler dünyasında bir taraftan kendini
                        avlatmamak için tuzak çok yaygın olarak kullanıldığı gibi, bir taraftan da
                        avlanmak için tuzak kurulmaktadır. Đnsanlar da nefislerinin esiri oldukları
                        sürece  bu  tuzağın  esiridirler.  Nefis  insanı,  gördüğü  ve  algıladığı  ilk
                        duruma göre davranmaya zorlar; oysa gerçekler dış görünüşlerde değil,
                        içte, derinliklerde gizlidir. Sadece dış algılarla veya öğrenilen boş laflarla
                        davranmak  insana  çoğu  zaman  hata  yaptırır.  Dünyada  en  güçlü  şey,
                        gerçeklerin  gerçekliğidir;  bu  da  sadece  şekil,  koku,  renk  v.s.  değildir;
                                                                   3
                        onların çok çok derinlerinde başka bir şeydir .

                               Bir  kayısı  olgunlaşınca  kabuğu  iyice  incelir,  nar  olgunlaşınca
                        kabuğu  incelir  ve  çatlar,  kavun-karpuz  olgunlaşınca  keza.  Fındığın,
                        fıstığın,  cevizin,  bademin  içi  dolup  olgunlaşınca  kabuğu  incelir.


                        1
                         Mesnevi. 1/3480-3512.
                        2
                         Mesnevi. 5/1165-1170.
                        3
                         Mesnevi. 5/1415-1429
   249   250   251   252   253   254   255   256   257   258   259