Page 313 - Dünya Eğitimine Yön Verenler - I
P. 313

yimlerine yabancıdır. Bu durumda en temel zorluk böyle şekli alıştırmalardan
               gerçek metinlere nasıl geçileceğidir. Bazen aradaki fark o kadar büyük oluyor
               ki öğrenciler çözümlemeden düzgün okumaya geçişte ve anlamı yakalamada
               zorlanıyorlar. Bu, akıllara Fransız eğitmen Alain’ın anlattığı bir hikâyeyi geti-
               riyor: Trende bir adam gazete okuyor, yanındaki “Bugünkü haberler neler?”
               diye sorar, adam da “Bilmiyorum, ben sadece okuyorum.” diye cevap verir.
               Freinet’e göre bu zihin sığlaştıran bir tekniktir. Okuma bir anlam araştırma-
               sıdır ve bu da Freinet’in  Decroly’nin teknikleri ve teorilerleriyle neden bu
               kadar ilgilendiğinin açıklamasıdır: Bir metin sentez yoluyla ya da harf harf
               değil, Gestalt kuramının gösterdiği üzere bütüncül olarak algılanılır. Algının
               bu doğal özelliği okumayı öğrenmede de kullanılmalıdır. Bu özellik “kitap ve
               öğrenme” metodunun esasıdır. Bu yöntemle öğrenciler bir bütün olarak algı-
               lanan ve anlaşılan kelimelerden, kelime parçacıkları olan hecelere ilerlerler ve
               son olarak da aynı çözümleme sürecinden geçerek seslere ulaşırlar. Bu yeni
               kelimeleri bir araya getirmek yazı için bir başlangıç noktası olabilir. Bunlar
               Freinet’in şimdiye kadar karşılaştığı ve orijinal çizgilerinin dışına çıkarken
               ilham aldığı analitik-sentetik yöntemin unsurlarıdır. Yazılı bir metne yaklaşım
               her şeyden önce anlam arayışı için olmalıdır. Rousseauesque gibi, bu açıdan
               düşünüldüğünde Freinet de metni iletişim isteğinin bir ürünü olarak değer-
               lendirmiştir.  Buradan  anlaşılan  okuma,  yazmadan  ayrı  düşünülemez  fakat
               soyut seslerin yazımı değil anlamlı kelime ve kelime gruplarının yazımı. Ser-
               best metin ya da daha temel seviyede kendiliğinden ortaya çıkan sözel ifade-
               lerde Freinet kendi perspektifine göre “bak ve öğren yöntemini” kullanmıştır.
               Öğrenciler, öğretmenin basit kelimelerle yazdığı hikâyeyi anlatırlar. Tahtaya
               yazılan bu hikâye okunur ve aynısıyla kopya edilir ve kart dosyaları olarak
               saklanır ve yeni hikâyeler oluşturmak için kullanılır, bu kartları kullanmanın
               diğer  bir  yolu  da  ses  benzerliklerine  göre  kartları  gruplandırmaktır.  Örne-
               ğin “ra” ya da “ly”li kelimeleri bir araya getirmek gibi. Çocuk bunları vakti
               geldiğinde kendi isteğiyle, ihtiyacı olduğunda keşfeder, kullanır. Eğitimli bir
               ekip ve yazarın kendisi, metinlerin baskısını analitik yönüyle tamamlar; aynı
               zamanda okul gazetesi ve gazetenin dışarıya dağıtılması yoluyla iletişimin
               kurulmasını sağlar. Bu süreç sistematik ve soyut yapay öğrenme arasındaki
               önemli bir ayrımı ve deneme yanılma yoluyla kendiliğinden öğrenme mode-
               lini ortaya çıkarır. Bu konuya daha sonra tekrar döneceğiz.

                  İş Odaklı Okuma ve Çalışma Kütüphanesi
                  Okuma, bir teknik olarak kazanıldığında aslında kazanılıyorken Freinet
               buna tam anlamıyla yatırım yapar. Freinet için okuma, ders kitapları yazarları

               312 • DÜNYA EĞİTİMİNE YÖN VERENLER                                                                                                  DÜNYA EĞİTİMİNE YÖN VERENLER • 313
   308   309   310   311   312   313   314   315   316   317   318