Page 196 - Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitimi Kuruluşlar ve Tarihçeler
P. 196

170

                    İlk  öğretimde  bütünlük  ve  devam  soravı:
                    İlk  öğretimde  ödev  kavramı,  şüphesiz  bu  öğretim  için
                kabul  edilen  süreyi  baştanbaşa  kaplar,  ödevin  hükmünü
                yürütmeğe  yarayan  kanun  yaptırımlariyle  gözetilen  amaç  da
                budur.  Şu  halde  ilk  okullara  giren  ve  bu  okullardan  yetişen
                çocukların  sayıları  arasındaki  oran,  ödevin         uygulanma
               derecesi  yönünden  üzerinde          durulmaya      ve   işlenmeye
                değer  bir  konudur.  Bu  konudaki  durumumuzu,  ilkin  en
                büyük  Türk  Vatandaşının         diliyle   ve  görüşüyle  ortaya
                koymalıyız:
                    « 1 9 4 3 -4 4   yılının  ilk  öretim  devri  sona  erdi.  İlk  netice­
                leri  aldım.  Beş  sınıflı,  yani  tam  tekşkilli,  şehir ve  köylerdeki
                bütün  okullarımızın  beşinci  sınıftan  mezun  verdikleri  sayı
                (75,268) dır.  Ders  yılının  başında  bütün  beşinci  sınıfların
               toplamı  9 7 ,0 0 0   idi.  Geçen  ders  yıılnda  beşinci  sınıflar  top­
                lamı  91,000  ve  aldığımız  mezun  6 7 ,3 0 0   idi.  Bu  sene  için
                hafif  bir  terakki  elde  etmiş  oluyoruz.
                    Birinci  sınıflara  giren  kız  ve  erkek  çocuklarımızın  sayısı
                geçen  sene (2 2 4 ,5 0 0 ) ve bu  sene  (247,000) idi.  Dört  beş  sene-
                deberi  bu  sayılarda  dolaşan  ilk  sınıf rakamlariyle son  senede
               aldığımız  7 5 , 0 0 0   karşılaştırılırsa,  çocuğun  beş  senelik  ilk
               öğretim  devresinde  % 65  fire  veriyoruz  demektir.  Bu  fark
                korkunç  bir  şeydir.  İlk  öğretime  verdiğimiz  bütün  em ek­
                lerin  ve  yaptığımız, yapacağımız  bütün  masrafların  beyhude
               olmaması  için,  ilk  önce  büyük  dâvanın  bu  cephesini,  yani
                devam  meselesini  halletmek  görüşüne  vardık.  Bu  kanaatle
               iki  senedir  şehir şehir,  köy  köy  ilk  okullara  devam  işini
               takip  etmeğe  çalışıyoruz.
                    Bu  takipler  sayesinde  daha  iyi  neticeler  bekliyorum.
                Fakat  evelki  sınıfların,  yani  bugünkü  üçüncü,  dördüncü
               sınıfların  mecvdu  yaklaşık  olarak  gelecek  mezunların  sayı­
               sını  kararlaştırdığından  büyük  iyi  neticeleri  asıl  gelecek  iki
               seneden  sonra  alacağız  diye  teselli  buluyorum.
                    Gerçek,  bu  sene  üçüncü  ve  döıdüncü  sınıflara  geçmiş
               olan  çocuklarımızın  sayısı  hissolunur  derecede  artmıştır.
               Asıl  rakamları  son  baharda  toplıyabileceğiz.  Bu  rakamlar
               üzerine  ayrıca  tahlil  yapmaya  veya  Maarif  Vekili  arkada­
               şıma  yaptırmaya  çalışacağım.
   191   192   193   194   195   196   197   198   199   200   201