Page 120 - Maarif Teşkilatı Hakkında Bir Layiha
P. 120

Kooperatifin nizamnamesini [tüzüğünü] hazırlarlar, taahhüdat-
          ların [mali yükümlülüklerin] miktarını bizzat tespit ederler, fahri
          âzâ bulurlar ve kaydederler, müzakerelerin zabıtlarını tutarlar.
          Kooperatifin idaresi için reis, kasadar, kâtip intihap ederler [se-
          çerler]. Nazikane müzakere ve münakaşa etmeyi, birbirlerine da-
          nışmayı, hakiki hayatın arz ettiği meselelere benzeyen meseleler
          üzerinden anlaşmayı ve bunların halli için birleşip müştereken
          çalışmayı öğrenirler. Tabii âzâdan olan muallim bu içtimalarda
          hazır bulunur. Yalnız cemiyet âzâsının tam bir hürriyet içinde
          karar verebilmeleri için bazen içtimaları terk eder. Bu hiç şüphesiz
          gayet kıymetli ve kendi kendini idare ve müşterek çalışma mü-

          maresesidir [alıştırmasıdır] ve talebeye hür ve şuurlu bir inzibat
          [öz disiplin], ferdi ve müşterek mesuliyet, teşebbüs ve takip hissi
          ve itiyatlarını kazandırır.
             Kooperatifçilik, bütün mektep faaliyetlerinin hepsinden fazla
          çocuğu hareket ettirir, onu kendi infiratçılığından [bireyciliğin-
          den] çıkarır ve faaliyetine kendi şahsi arzu ve ihtiyacından başka
          bir hedef gösterir, ona terakki ve inkişafında alakadar olduğu

          bir cemaatin mesul bir ferdi olduğunu anlatır. Cemaatin heyet-i
          mecmuası [topluluğun tümü] tarafından konulan kaide ve ni-
          zamlara, hür ve müdrik [bilinçli] bir surette itaati öğretir. Onu,
          şahsi hodbinliğinin [bencilliğinin] dar hududunu aşan gayelere,
          umumi menfaat ve içtimaî terakki [toplumsal ilerleme] gayesine
          iştirak ettirir. Bütün sınıfta ve mektepte yeni bir ruh, yeni bir zih-
          niyet doğar, müşterek bir vicdan tebellür eder [belirir]. Çocuklar
          kendilerini diğerlerine ve bütün cemaate ve bu küçük cemaati
          bütün millete bağlayan mukavin [yakın] ve tesanüt rabıtalarını
          [dayanışma bağlantıları], ferdî ve içtimaî vazife ve mesuliyetlerini
          kuvvetli hissederler. Yalnız kendilerini değil, kendilerinden sonra



          120
   115   116   117   118   119   120   121   122   123   124   125