Page 106 - Anton Çehov'dan Seçme Hikayeler
P. 106
sa rardı, vücudu buz kesilerek çamaşır sepetinin üstüne çök tü.
Odaya hizmetçi girdi.
‒ Liza, benim odayı niçin araştırdıklarını biliyor mu sun?
‒ Hanımefendinin iki bin rublelik bir iğnesi kayboldu da.
‒ İyi ama benim odamı niye arıyorlar?
‒ Her yeri aradılar. Beni de aradılar. Hepimizi çırçıplak
soyup baktılar. Ben, matmazel, Tanrı şahidim ol sun masu-
mum. Değil onun iğnesini görmek, tuvalet masa sına bile
yaklaşmıyorum. Polise de aynı şeyi söyleyece ğim.
Mürebbiyenin şaşkınlığı devam ediyordu:
‒ Peki ama benim odamdan ne istiyorlar, dedi.
‒ Size diyorum ya, iğnesi çalındı. Hanımefendi ken di
eliyle aradı herkesi. Hatta kapıcıbaşı Mihaylov’u bile kendi
eliyle aradı. Rezalet doğrusu. Nikolay Sergeviç, sa dece ba-
kıyor, bir tavuk gibi gıdaklıyordu. Ama matmazel niye boş
yere titriyorsunuz, sizin odada çıkmadı ki... Şayet iğneyi siz
almadıysanız korkacak ne var?
Maşenka, infialden nefes alamayarak:
‒ Fakat bu, Liza, aşağılık bir hareket bu. Bayağı lık, adi bir
şey. Benden şüphe etmeye, benim eşyamı ara maya ne hakları
var.
Liza, içini çekerek:
‒ Siz el evindesiniz. Matmazelsiniz ama ne de olsa hizmet-
çi gibi bir şeysiniz. Bu, ana baba evinde oturma ya benzemez.
Maşenka, yatağa yayıldı, acı acı ağlamaya başladı. Hiç-
bir şey hayatında onu bu kadar etkilememişti. Hiçbir zaman
ANTON ÇEHOV’DAN SEÇME HİKÂYELER t