Page 276 - Azerbaycan'dan Masallar
P. 276

Fatma Kadın ant içip aman dilemiş ki “Bilmiyorum.” Padişah yine sor-
                  muş, kadın yine aynı şeyleri söylemiş. Bu sırada padişah emretmiş ki:

                     ‒ Kadını zindana atın!
                     Padişah bütün memlekette tellala söyletmiş ki:

                     ‒ Eğer kırk güne kadar Fatma Kadın’ın oğlanları meydana çıkıp teslim
                  olmazlarsa kadının boynu vurulacak!..

                     Fatma kadın zindanda kaladursun, tellallar da tellal çağıradursun, biz
                  gelelim mübaşire...
                     Mübaşir bakmış ki Fatma Kadın zindanda, oğlanları da kaybolmuş,
                  Gülperi evde tek başına... Bu fırsatı değerlendirip gece Gülperi’yi kaçırma-
                  ya gelmiş. O sırada Gülperi yatıp uyumuş. Birden kapının dövüldüğünü
                  duyunca hemen uyanmış. Babasından kalan hançeri alıp evin ortasında
                  beklemiş. Mübaşir kapıyı kırıp Gülperi’ye hücum edince Gülperi hançeri
                  onun göğsüne saplamış. Gece vakti evi terk edip sahraya çıkmış, sabah
                  olunca da gelip mübaşirin cesedini götürmüşler. Halk bundan dolayı ona
                  lanet etmekte, Fatma Kadın zindanda, Gülperi yol gitmekte, kayıp kar-
                  deşler kayıp oldukları yerde olsunlar, biraz da padişahın oğlundan söz ede-
                  lim...
                     Padişahın büyük oğlu, küçük kardeşinin  kaçırıldığını  duyunca çok
                  üzülmüş. O, sarayı bırakıp kardeşini aramaya gitmek istiyormuş ama pa-
                  dişah ve saray adamları “Gidip sen de kaybolursun, taca tahta başkaları
                  sahip olur.” diye buna razı olmuyormuş. Padişahın karısı da yemin etmiş
                  ki  “Melik  Cemşid  giderse  kendimi  öldürürüm.”  diyormuş.  Yani  Melik
                  Cemşid çaresiz kalmış. Padişah bakmış ki Melik Cemşid çok düşünceli,
                  vezirin vekilin oğullarını çağırıp:
                     ‒ Bir miktar askerin nezaretinde dostunuz Melik Cemşid’i ava götü-
                  rün, belki morali düzelir, yüzü güler, demiş.
                     Vezirin ile vekilin oğlu Melik Cemşid ile dostmuş. Onlar dostlarının
                  derdini azaltmak için padişahın bu teklifine yürekten sevinmişler. Sabah
                  güneş yükselirken kırk atlı ile vezirin vekilin oğlu Melik Cemşid’i av için
                  ormana götürmüşler.

                     Bunlar avlansınlar, biz Gülperi’den söz edelim... Gülperi anlamış ki pa-
                  dişah onu zindana atacak, boynunu vurduracak, mübaşirin akrabaları ya-
                  kınları da ona rahat vermeyecek, bundan dolayı başını alıp sahraya kaçmış.
                  Gülperi bakmış, hava aydınlanıyormuş, görünmemek için kendini ormana



                                                        AZERBAYCAN’DAN MASALLAR  • 275
   271   272   273   274   275   276   277   278   279   280   281