Page 149 - Anton Çehov'dan Seçme Hikayeler
P. 149
Çayını bitiren Vasya, kitaplarını çantasına yerleştire rek
sobanın arkasına giriyor. Orada ninesinin entarisinin yanın-
da paltosu asılı durur. Bir dakika sonra oradan çıkıp soruyor:
‒ Ya, benim paltom nerde?
Nine ile öteki çocuklar hep beraber paltoyu aramaya baş-
lıyorlar. Uzun zaman arıyorlar ama palto sanki sır ol muş. Ne-
reye gider? Ninenin Vasya’nın yüzü sararıyor, korkuyla irki-
liyor. Yegoriç bile şaşkınlık içinde. Yalnız Potuhin hareketsiz,
sessiz duruyor. Başka zaman herhangi bir şeyi hemen fark
ederken şimdi hiçbir şey görmüyor, hiçbir şey duymuyor. Bu
durum şüpheli.
Yegoriç:
‒ O satıp içti, diye işaret ediyor.
Potuhin’de ses yok. Demek ki Yegoriç doğru söylü yor.
Vasya dehşet içinde kalıyor. Paltosu, rahmetli annesi nin çuha
elbisesinden dikilen nefis saten astarlı güzel pal tosu satılarak
parası meyhaneye verilmiş Paltoyla beraber yan cepteki mavi
kalem, kabında altın harflerle “Nota Bene” yazılı bloknot da
meyhane yoluna kurban gitmişti. Bloknotun kenarında ucu
lastikli başka bir kalem, bundan başka çıkartmalar da vardı.
Vasya’nın içinden kana kana ağlamak gelir. Ama ol maz
ki... Başı ağrıyan babası ağladığını duyarsa bağırır, te pinir,
dayak atmaya başlar. Hem de akşamdan kaldığı za manlar
fena döver. Nine, Vasya’yı korur; babası nineye de vurur. Ni-
hayet kavgaya Yegoriç de karışır. Babasının bo ğazına sarılır,
ikisi birden yere düşerler. Yerde yuvarlanır, tepinir, sarhoş in-
sanların hayvani hırsıyla birbirlerine sal dırırlar. Nine ağlama-
ya başlar, çocuklar bağrışırlar. Kom şular kapıcıyı çağırırlar.
t ANTON ÇEHOV’DAN SEÇME HİKÂYELER