Page 472 - Türkiye'de Eğitim Bilimleri Tarihi Üzerinde Bir Araştırma
P. 472

444               TÜRKİYE’DE EĞİTİM BİLİMLERİ TARİHİ


               Derslerin  adlarında,  içeriklerinde  yapılan değişiklikler, eski  d ü z e n i n
           büsbütün  bozulmasına  yol  açmıştır.  Örneğin,  “Genel  Öğretim  I3ılgı>i’
           yerine,  “Eğitim  Teknolojisi”,  “Öğretim  İlke  ve  Yöntemleri”,  “ l ’ ı o g ı a ı n
           geliştirme”  gibi  dersler  konması,  mevcut  alışkanlıklara  ters  düşiutüi
           gibi,  amacı  karşılayamaz  uygulamalara da  neden  olmuştur.  “Genel  Öğ­
            retim  Bilgisi”nin  adı,  bir  gelişme  sonucu  belirlenmiş  idi.  I968'de  ya­
            yımlanan  “Eğitim  Enstitüsü  Programı”na  kadar  adı  “Genel  Öğretim
            Yöntemleri”  idi.  “Genel  ÖğretinV’de  sadece  yöntemler  öğret ilmediği,
            bunun  yanında  eğitim  amaçları,  öğretim  programları  ve  sistemleri,  öğ­
            retim teknikleri, öğretim  ilkeleri,  sınıf  yönetimi  ve disiplini, ödevler ve
            alıştırmalar, çeşitli eğitim araç ve gereçleri, çeşitli  öğretim planları, ders
            dışı etkinlikler, bütün bunların üzerinde, iyi bir öğretmenin nitelikleri Öğ­
            retildiği  için,  adına,  daha  kapsamlı  ve  anlamlı  olarak,  “Genel  Öğretim
            Bilgisi”  denmişti.  Yakından  dikkatle  incelenecek  olursa,  yukarıdaki
            diğer adlar,  bunun  bir bölümünün gelişmesinden  ibarettir.  Bunun  birinin
            öğretilmesi, diğer kısımların öğretilmesinin eksik  kalması  demektir.  Ye­
            tişen öğretmenin kalitesinin tartışılır hale gelmesinde bu çok önemli ders
            üzerindeki  yanlış  değerlendirme  ve  uygulamaların  da  etken  olduğu  dü­
            şünülebilir.
                “Ruh  Sağlığı  ve  Rehberlik”  ve  “Eğitim  Yönetimi”  dersleri,  daha
            önce  öğretmen  yetiştiren  okullarda  okutulmakta  idi.  Bu  okullar  üni­
            versiteye devredildikten sonra Fakültelerde okutulmaz hale gelmiştir.  Bu
            derslerin  öğretmen  kişiliğinin  oluşmasındaki  değerleri  inkâr  edilemez.
            Öğretmen,  eğitim  görevini  yaparken  ve  kendi  sağlığını  korurken  Ruh
            Sağlığı”  ve  “Rehberlik”  biliminin  sunduğu  verilere  muhtaçtır.  “Eğitim
            Yönetimi”  ise, öğretmenin okul  ve eğitim örgütü  ile olan  ilişkisinin  sağ­
            lıklı  gelişmesi  için  gereklidir.  Bu  da  eğitimin  bir  parçası  haline  gel  .
            miştir.  Okulun,  hatta  Millî  Eğitimin  yönetimi,  eğitim  bilgilerinden  dış­
            lanarak  gerçekleştirilemez.  Zaman  zaman,  ortaya  atılan,
            yöneticiliğinin  eğitimcilerden  başkasına  verilmesi  düşüncesi,  eğitimin
            niteliğine uygun bir düşünce olarak değerlendirilemez.
                İlk  resmî  “meslek  dersleri”  programı  olarak  bilinen  1895  prog'
            ramında  sağlık  kurallarına  ilişkin  konular  ile  davranışları  değişti«me
            yöntemleri, okul örgütü ve yönetimi, sınıf disiplini, genel ve özel öğıetım
            yöntemleri, öğretmen  kişiliği  ve öğretmen-öğrenci  ilişkileri  konuları  ye'
            almıştır.  Bunlar,  gelişerek,  ayrı  dersler  halinde  1980’lere  kadar  ge*
             linmiştir.  “Ruh  Sağlığı  ve  Rehberlik” dersi  ile  “Eğitim  Yönetimi”  ders­
             leri, prorgamlarımıza en  son giren dersler olmuştur. Öğretmen yetiştim"
   467   468   469   470   471   472   473   474   475   476   477