Page 192 - İçtimai Mektep

1 81

parçalardan mürekkep bir makine olmadığını
şe’niyetle münasebeti olmıyan kısmi ve münzevi
nemalarını hayati bir kıymeti olmadığını açık
bir surette görmüşlerdir.
• Madam Maria Montessori: Çocuk terbiye
edilemez, kendi kendini terbiye eder, diyerek bu
vuzuha kati bir şekil de vermiştir. Fakat bütün
bu terbiyeciler her şeyden evvel ruhiyatçılardır.
Bütün faaliyetçilerin sistemlerinde eksik olan
unsur içtimai mutalardır. İçtimai neticeleri her
ne'olursa olsun, mebdei hareketleri her şeyden
evvel çocuğun şahsiyetidir. Şüphesiz ki Dewey’-
dekı iş, atelye, teknik usulleri, Montesson’nin
Case dei Bambini klişesi hep içtimai *hatslar
taşımaktadır. Bu itibar ile bu terbiyecilerde
bir de içtimai gerçek cephesi vardır. Fakat sis­
temlere yaklaşınız; ne göreceksiniz? Bütün bu
tav’iyet, yaratıcılık, şahsiyet âmillerini fertte,
ferdin ruhunda hazır, neşvünemaya müstait,
inkişafa âmade tasavvur eden fertçi ve ruhi­
yatçı bir telâkki. Bu hazırlığı bazan sevkıtabii,
bazan temayül, bazan istidat bazan da tekâmü­
lün vetiresi diye ifade eden ve bunu hayır-
kârhk, selâmet ile tavsif eden bu mütefekkir­
lerin hakikî menşe, hakikî mebde fikrinden
gafil olduklarını zannetmek cüretkârane bir
hareket olmaz. Çünkü bu mütefekkirlerin tatbi­
kata geçtikleri zaman prensiplerinin bütün
feyzinden, bütün amelî neiicelerınden tam bir
surette istifade edemedikleri görülüyor. Bu itibar
ile faaliyet pedagojisinin nazariye sahasında
en büyük mümessil' olan Devvey’in tatbikatta
ve meselâ okul ve cemiyet gerçeğini
yaklaştırmıya, kaynaştırmıya ait olan teşebbüs-